Bu Blogda Ara

27 Aralık 2015 Pazar

KÜÇÜK VAK VAK HAYDİ BENİ BUL

Küçük Vak Vak Lauren Thompson'ın yazdığı Derek Anderson'un çizdiği bir seri.
Daha küçük yaş grubuna hitap ettiği için bu geç farkına vardığım serinin herhangi bir kitabını almadım ancak kütüphane raflarında rastlayınca ödünç almayı ihmal etmiyorum. Şiirli, şekerli dili Deniz'in hoşuna gidiyor, kısalığı benim. Yoksa durmadan "bir tane daha oku anne," pazarlığı yapan bir minikle nasıl başa çıkılır.
Anne ördek ve beş yavrusu Süslü, Paytak, Çıtırık, Bıdırık ve Küçük Vak Vak bu kez saklambaç oynuyorlar. Anne Ördek sayıyor, yavrular saklanıyor. Önce bir türlü saklanacak yer bulamayan Küçük Vak Vak sonunda en güzel yeri buluyor.
Saymayı da öğreten kısa, eğlenceli ilk okuma serisinden bir kitap.



Yazan Lauren Thompson
Çizimler Derek Anderson
Çeviri Gülbin Baltacıoğlu
Pearson Türkiye
Okul öncesi 

20 Aralık 2015 Pazar

KÜÇÜK KORSAN İŞBAŞINDA

Kütüphanede rafları karıştırırken bir kapak dikkatimi çekti.  Siyah korsan bayrağının göndere çekildiği bir güvertede elinde sıcak omlet tavasıyla koşan bir erkek çocuğunu görünce Deniz'in seveceği bir kitapla karşı karşıya kaldığımı düşündüm. Yazarın Christine Nöstlinger olduğunu fark ettiğimde seçimimden tamamıyla emindim!
Leo'nun babası bir korsan gemisinin kaptanı. Gemide yalnızca üç korsan var: Uzun (dümeni kullanıyor), Kısa (ortalığı temizliyor) ve Şişko (yemekleri pişiriyor). Gemide az korsan olması hiç sorun değil çünkü denizlerde hazine taşıyan gemiler yok. Kaptan, dedesinden duyduğu bir gemiyi bulmak için açık denizlerde.
"Yüz yıl önce," demişti dedesi, "bu gemi sandıklar dolusu altınla birlikte, minicik bir adanın önünde battı. Deniz orada o kadar sığdır ki, gemi direğinin tepesi suyun üstüne çıkar!" Ancak dede, o minicik adanın nerede olduğunu unutmuştu.
İşte bu yüzden, Leo'nun babası yıllardır her yerde o direğin tepesini arayıp duruyordu.
Boyu bir metre olana kadar annesiyle bir adada yaşayan Leo (anne ve babası böyle anlaşmıştır) artık gemidedir çünkü kaptanlık babadan oğula geçmektedir ve kaptanlığın, korsanlığın inceliklerini öğrenmesi gerekmektedir. Ancak gemide vakit geçirmekten en çok hoşlandığı yer, mutfaktır. Şişko'ya bir gün ileride aşçı olma isteğini anlatır.
"İmkânsız!" diye haykırdı Şişko. "Sen kaptan olmak zorundasın, çünkü deden de, büyükdeden de kaptandı. Buna gelenek denir ve eğer geleneği sürdürmezsen, baban kederinden ölür!"
Ancak ilerleyen günlerde babası yaşayarak gemideki en önemli kişinin aşçı olduğunu görecektir.
Çocukların yetenek ve hayallerinin anne babaların düşlerinden farklı olabileceğini anlatan eğlenceli bir hikâye.




Yazan Christine Nöstlinger
Resimleyen Thomas M. Müller
Türkçeleştiren Mine Kazmaoğlu
Günışığı Kitaplığı
Okul öncesi

9 Aralık 2015 Çarşamba

KİTAP PERİSİ

Deniz kitaplarının imzalanmasına karşı! Bunu bir anı olarak görmüyor. Yazarın kötü niyetli olduğundan ve kitabını bile, isteye karalayarak mahvettiğinden emin. Bu konuda giderek daha az takıntılı olsa da imzalı kitap mevzu Deniz'e ters. Ve fakat imzalı kitapları çoğalıyor. Bunlardan biri de Özge ablasının Aytül Akal'a imzalattığı Kitap Perisi.
Doğrusu çeviri çocuk kitaplarını telif kitaplara tercih ediyorum. Çünkü o kitaplarda tepeden bakan, araya giren, soru soran, ders veren yazarlara rastlamıyorum. O kitapların eğlencesinden sonra yüksek sesle slogan içeren (kitapları seviniz, kitapları kesmeyiniz, daha az televizyon seyrediniz, kitap okursanız belki de içine saklanmış kitap perisini bulursunuz ve o da bir dileğinizi yerine getirir) bu kitap beni pek açmadı doğrusu. Bir kez okuduktan sonra aralara sıkıştırdım ancak Deniz bu akşam buldu ve okumamı istedi. İyi bir dinleyici olduğu ve kitabın kahramanı bir peri olduğu için baştan sona sessizce dinledi ama sevdiği kitaplarda olduğu gibi "Bir daha oku anne," demedi ya da kıkırdamadı. Nazikçe kafasını sağa sola çevirdi, oyuncak rafını süzdü, okuma bitince nelerle oynayabileceğini kestirdi zannımca çünkü ben okumamı bitirir bitirmez yanımdan uzaklaştı ve kendi uydurduğu bir masalın içine dalıverdi.
 
 
 
Yazan Aytül Akal
Resimleyen Ayşın Delibaş Eroğlu
Uçanbalık Yayınları
Okul öncesi
 
 

6 Aralık 2015 Pazar

AFACAN RESİMLER

Deniz'in kitap sevgisi ve bikipak maceramızı bilen dostların varlığıyla Deniz'in kitaplığı büyüyor. Son kıymetlimiz Aysun ve Onur'un hediyesi Afacan Resimler. Önce kedili bir kitap almayı düşünmüşler ama herkesçe malum kedi sevgimiz nedeniyle pişti olmaktan çekindikleri için bu şahane kitapta karar kılmışlar. İyi de yapmışlar. Okurken pek keyifli vakit geçirdik. Sıkı bir maceranın içinde bulduk kendimizi, kahramanların tempolu yolculuğuna eşlik ederken nefes nefese kaldık. Bir çözüm bulduklarında derin bir oh çektik. Ve sonunda kıkır kıkır güldük.
Lodolinda mutlu olduğu zaman kelebek, gelincik resimleri yapmaktadır. Ama ya kızgın olduğunda? Öfkeli boğalar, korsan gemileri...
Bir gün evde, ailesinin arkadaşlarının oğlu Federiko'yla baş başa kalır Lodolinda. Federiko, denizdeki hortumun neye benzediğini anlasınlar diye, akvaryumdaki balıkları bulaşık makinesine koymaya kalkışınca, Lodolinda çok sinirlenir.
Lodolinda, artık Federiko'yla oynamak istemediği için odasına resim yapmaya gitti. Çok kızgın olduğundan, boynuzlarını eğmiş, saldırmaya hazırlanan yaralı bir boğa resmi yaptı.
Federiko altta kalır mı, hemen şaha kalkmış, avının üzerine atılmaya hazır bir kaplan yapar, birbirlerini çizdikleri resimler yoluyla alt etmeye çalışırlarken, desenler canlanır ve macera başlar. Bir süre sonra kendi yarattıkları çizgilerden birlikte kaçmak zorunda kalırlar. İtalo Calvino'dan tempolu, eğlenceli bir kitap. Kalınlığı sizi yanıltmasın 94 sayfa bir solukta bitiyor.
 
 
 
Yazan Italo Calvino
Resimleyen Giulia Orecchia
Çeviren Filiz Özdem
YKY Yayınları Doğan Kardeş
5-8