Yalvaç Ural'ın yazdığı Korkuluğun Kalbi, Deniz'in ilk göz ağrılarından.
Kalın karton sayfalar dişleme ve yırtma ihtimalini ortadan kaldırdığı için bez kitaplardan sonra Deniz ile ilk okumaya, resimlerine bakmaya başladığımız kitap. Uzunca bir süre resimlere baktık, bazen sadece bir ya da iki sayfaya. Yavaş yavaş ilgisini çeken sayfa sayısı arttıkça resimlere bakarak kısaltarak anlattım. Artık başından sonuna kadar dinliyor.
Korkuluğun Kalbi ilk kez 1994 yılında Avusturya'da Mangold Yayınevi tarafından Hoşçakal Küçük Sığırcık adıyla Almanca olarak basılmış. 1995 yılında Almanya'da en çok satan çocuk kitabı olmuş. 1999 yılında Korkuluğun Kalbi ismiyle Türkiye'de yayımlanmış. Bizim elimizde bulunan kitap, 2007 baskısı. Bu baskının resimlerini dünyaca ünlü Arjantinli çocuk kitapları çizeri Sebastian Barreiro yapmış.
Kitabın iki kahramanı var. Biri kışı ve karı merak ettiği için ailesi ve arkadaşlarıyla sıcak ülkelere göç etmeyen Sığırcık kuşu diğeri de kışı geçirmesine yardım eden Korkuluk. Malum korkuluk, korkutmak kelimesinden türer, amacı da tarlaya konup kuşları kaçırmaktır. O yüzden ailesi ve arkadaşlarıyla birlikte sıcak ülkelere göç etmeyen sığırcık kuşu, kışı ceketinin cebinde geçirebileceğini söyleyen Korkuluk'tan çekinir. Ancak kısa sürede Korkuluk'a güvenir ve ceketinin iç cebine yerleşir. Orada soğuktan, aç kurtlardan korunur, ceketin cebinin içindeki buğday taneleriyle karnını doyurur. Baharın gelmesini, ailesinin, arkadaşlarının geri dönmesini beklemeye koyulur. Koca bir kışı birlikte geçiren iki dostun hikâyesi benim gözlerimden bir kaç damla yaş süzülmesine vesile oldu.
Kitabın iki kahramanı var. Biri kışı ve karı merak ettiği için ailesi ve arkadaşlarıyla sıcak ülkelere göç etmeyen Sığırcık kuşu diğeri de kışı geçirmesine yardım eden Korkuluk. Malum korkuluk, korkutmak kelimesinden türer, amacı da tarlaya konup kuşları kaçırmaktır. O yüzden ailesi ve arkadaşlarıyla birlikte sıcak ülkelere göç etmeyen sığırcık kuşu, kışı ceketinin cebinde geçirebileceğini söyleyen Korkuluk'tan çekinir. Ancak kısa sürede Korkuluk'a güvenir ve ceketinin iç cebine yerleşir. Orada soğuktan, aç kurtlardan korunur, ceketin cebinin içindeki buğday taneleriyle karnını doyurur. Baharın gelmesini, ailesinin, arkadaşlarının geri dönmesini beklemeye koyulur. Koca bir kışı birlikte geçiren iki dostun hikâyesi benim gözlerimden bir kaç damla yaş süzülmesine vesile oldu.
Yalvaç Ural'ın "En sevdiğim kitaplarımdan biri" dediği Korkuluğun Kalbi kitabı bizim favorilerimiz arasında. Siz de alın okuyun, hediye edin.
Yalvaç Ural hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki linki tıklayın.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Yalva%C3%A7_Ural
Burcu Aktaş'ın Radikal gazetesinde yayımlanmış Korkuluğun Kalbi kitabı hakkındaki haberi için aşağıdaki linki tıklayın.
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=234293
Yazan Yalvaç Ural
Resimleyen Sebastian Barreiro
Marsık Yayıncılık
Ciltli büyük boy 37 sayfa
Okul öncesi
Yalvaç Ural hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki linki tıklayın.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Yalva%C3%A7_Ural
Burcu Aktaş'ın Radikal gazetesinde yayımlanmış Korkuluğun Kalbi kitabı hakkındaki haberi için aşağıdaki linki tıklayın.
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=234293
Yazan Yalvaç Ural
Resimleyen Sebastian Barreiro
Marsık Yayıncılık
Ciltli büyük boy 37 sayfa
Okul öncesi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder