Kitabın
kapağında pembe tütüsüyle bale yapan bir köpek görünce adına
elbette aldanmadım. Ona bale yapamazsın diyenlere inat dans eden bu köpek kimdi, macerası neydi diye meraklandım. Sosyal
medyada Deniz'e önerilen bir kitabın adını da çağrıştırınca
(Gergedanlar Krep Sevmez) sevmememize imkân yok diyerek ödünç
aldım. Haklıymışım kitabı çok sevdik ve kitap Gergedanlar Krep
Yemez'i hazırlayan yazar-çizer ikilisinin bir çalışmasıymış. Yeni bir ekiple (Anna Kemp - Sara Ogilvie) tanışmaktan memnun oldum olmasına ama her iki kitabın da baskısı tükenmiş maalesef. Belki Gergedanlar Krep
Yemez'e de kütüphanede rastlarım, belli mi olur?
Deniz ilk
okumadan itibaren kitabı çok sevdi. Böylece Şuşu
serisine ve En Güçlü Kim'e biraz ara vermiş olduk. Kitabın ana kahramanı isminden anlaşılacağı gibi köpek ama en az onun kadar önemli diğer kahramanı aynı zamanda kitabın anlatıcısı ise köpeğin sahibi olan küçük kız. Ben bu ufaklığa bayıldım. Çünkü ilk andan itibaren her şeyin farkında ve yetişkinlerin ön yargılarına zerrece kulak asmıyor, köpeğine güveniyor, inanıyor.
Benim köpeğim farklıdır. Diğer köpeklere benzemez. Onlar gibi davranmaz. Tuvaletten su içmez, terlikleri ısırmaz, kedileri kovalamaz.Yakalaması için bir sopa attığımda bana anlamsızca bakar. Sonra sopayı gidip kendim almak zorunda kalırım.
Bu farklılığı anlattıktan sonra köpeğinin müziği, dans etmeyi, ay ışığını sevdiğini söylüyor. Bu sözlere küçük kızla köpeğin yan yana oturup televizyonda bale izlediği bir görsel eşlik ediyor. Kitabın büyüsüne kapıldığım an bu kare oldu sanırım. Küçük kız köpeğinin bale yapmak istediğinden emin ama etrafındaki yetişkinleri buna ikna etmek oldukça zordur. Cevap nettir. "Köpekler Bale Yapmaz!" Bu kalıp kitapta sıkça kullanılıyor. Ve ben her defasında aynı tonlamayla okuyorum. Deniz'in o kadar hoşuna gitti ki o da bana gülerek eşlik etmeye başladı. Ne de olsa biliyoruz biz, kim ne derse desin bu köpek bale yapacak! Babası köpeğinin bale dersine gelmesine izin vermiyor. Ama o gizli gizli takip ediyor, pencereden dersi izliyor. Ve bale öğretmeni "Kim birinci pozisyonu gösterecek?" diye sorunca sınıfa koşarak geliyor. Öğretmen şaşkın ve kararlı köpeği sınıftan çıkartıyor, biliyorsunuz işte "Köpekler ba-le yap-maz!" Köpeğin kalbi kırılıyor. En sevdiği kurabiyelerden bile yemiyor. Günlerce kulübesinden çıkmıyor. Her gece ağlıyor. Ancak bale tutkusu bir nebze olsun azalmıyor ve şans bir gün yüzüne gülüyor.
Hikâye güzel ve çizimlerle daha da güzelleşmiş. Köpeğin gizli gizli küçük kızı izlediği yerleri çok sevdik. Çocuk
kitaplarında anlatıcı genellikle tanrı yazar olur, ben anlatıcıya
çok sık rastlanmaz. Oysa “ben anlatıcı”dan hikâye dinlemek
zevklidir, hele anlatıcı kahraman Deniz'in yaşlarında küçük
bir kız çocuğuysa. Sanırım o durumlarda kahramanla arasında
daha fazla özdeşlik kuruyor ve seviyor. Yalnız bir sorun var. Bu
kadar kısa anlatılarda kahramanın adını öğrenememiş oluyoruz
ve Deniz bunu çok merak ediyor!
Yazan Anna Kemp
Resimleyen Sara Ogilvie
Çeviri Gülbin Baltacıoğlu
Pearson Türkiye
Okul öncesi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder